kahve kültürünün içerisine derinlemesine girip farklı çeşitleri ve tatları hatta farklı kahve demleme çeşitlerini de keşfetmeye çalıştığınızda güzel bir yolculuk yaptığınızı fark ediyorsunuz. o dışarıdaki özenti kahveciliği boşverin. espresso bazlı kahveleri, farklı kahve çekirdeklerini detaylıca bir araştırmalısınız damağınızla. ortaya güzel noktaları birleştirip güzel keyifli tat serüveni oluşturacaksınız. açıkçası bende öyle oldu ve granül kahvelerden uzaklaştım, o 2si 1 arada 3ü 1 arada gibi şeylerin aslında kahve olmayıp tatlandırıcılı toz içeceklerin farklı bir versiyonu olduğunu hissettim.
üniversite yıllarında vizelere finallere hazırlanırken kahvenin uyutmama gücüne uzun yıllardır inanmıyordum tabii o 2si 1 aradalarla yapılan saçma uğraşlarda. yeni yeni keşfediyorum ki, 4 shot espresso ve sert niteliği olan kahve çekirdeklerinden demlenmiş bir filtre kahveyi karıştırıp içtiğinizde (
(bkz: dead eye) bir fazlası) hem uykunuz gelmiyor hem de 2-3 saatlik uykudan sonra enerjik uyanıyorsunuz. tabii herkesin o eşiği farklı olabilir. hafif kahvelerde bile uykusu kaçan insana dokunabilir 2 gün uykusuz gezmeyin sonra.